Kabul… Mü???

Kollarımın arasında hıçkıra hıçkıra ağlıyor. Küçücük bir serçe gibi, titrek, savunmasız o anda. Konuşmaya, bir şey anlatmaya çalışıyor ama kelimeler çıkmıyor boğazından. Sımsıkı sarılıyorum, seviyorum, öpüyorum. Yavaş yavaş çözülüyor. Daha sakin anlatmaya başlıyor. Kalbi çok kırılmış, haksızlığa uğradığını düşünmüş, çaresizlik içindeymiş. Anlatması bitince duyduklarımı tekrarediyorum. “Doğru anlayabildim mi seni?” diyorum. Başını “evet” anlamında sallayıp yine ağlamaya başlıyor. Yine sarılıyorum. Bu sefer iç çekmiyor. Tekrar durduğunda “Şimdi tüm bunları duyunca bana ne oldu bilmek ister misin?” diyorum. “Çok isterim.” diyor. Ne hissettiğimi, neye ihtiyaç duyduğumu anlatıyorum. Onu anlamak, dünyasını bilmek benim için çok önemli ve bazen elimden bir şey gelmiyor durumu … Kabul… Mü??? okumayı sürdür